Kara delik derken "
her türlü maddenin ve ışınımın kendisinden kaçmasına izin vermeyecek derecede güçlü olan" yoğunlaşmış maddeyi kastediyorum. Kara deliklerin güçlü çekimini ve yoğunlaşmışlığını ideoloji çözümlemelerine de uygulayabilir miyiz? Sanırım deneyebiliriz.
Bazı kelimeler vardır. Bazı tavırlar, jestler, söylemler, kalıplar, rutinler. Tüm bunlar ve benzerleri kendilerine yönelen eleştiriyi içine alan, yutan ve etkisizleştiren bir etkiye sahiptir. Örneğin Erdoğan'ın Davos'taki
one minute çıkışı böylesi bir kara deliktir. Yüksek bir çekim gücüne sahiptir. Kendisine yönelen her eleştiriyi yutar ve etkisizleştirir. Hatta yutmakla da kalmaz, o eleştiri tam da eleştirdiği, tutarsızlığını ortaya çıkarmaya çalıştığı durumun, olayın altını çizer. Deyim yerideyse gücüne güç katar.
Örneğin siyasi bir söylem olarak
demokrasinin de yutucu ve etkisizleştirici bir yanı vardır. Herkes demokrasiden bahsedebilir, demokrasi isteyebilir. Ama sağın ya da solun demokrasi söylemini sınıflara dayanan yanından değil de başka bir yönden, örneğin demokratik haklar yanından eleştirmeye kalkıştığınızda
demokrasi kavramı etrafında kurulmuş olan toplumsal söylem eleştirinizi yutar ve etkisizleştirir.
Egemen siyasetin demokrasi söylemini etkisizleştirmek ve ideolojiniz, siyasetiniz için kurucu bir öğeye çevirmek istiyorsanız hiç tereddüt etmeden tek bir şey yapmalısınız: Egemen demokrasi söylemine tutarsız olduğu tek yerden yani sınıfsal arkaplanından yaklaşmanız gerekir. Sınıfsal arka planı atladığınız zaman ise eleştiriniz egemen söylem tarafından bir tek yutulmakla kalmaz bir de egemen demokrasi söylemini güçlendirmiş, beslemiş olursunuz.