12 Ağustos 2012 Pazar

Vinicio Capossela'nın Denizleri


Vinnicio Capossela İtalya dışında yeni yeni tanınmaya başlayan bir modern zaman ozanı. Bir tarafı şiire çıkıyor, bir tarafı Tom Waits'e, bir tarafı ise yersiz, yurtsuz gezginliğe. Üç tarafı denzilerle çevrili sanki. Bir önceki albümü Marinai, Profeti e Balene (Denizciler, Peygamberler ve Balinalar) tekinsiz sulara açılmıştı. İçinde korkutucu efsaneler, uydurma destanlar, tetikte bekleyen gemiciler, sislerde kaybolan filikalar ve gözüyaşlı elvedalar vardı. Günümüz egemen tarzına aykırı biçimde doksan dakika süren bu albüm-kitap, Mobydick'ten girip gerçeküstü hikayelerden çıkıyor ve geçerken Ulyssess'e, İncil'e selam veriyor. şarkılar da bu geniş rotada cazdan, folka, operadan ragtime tınılarına uzanıyor. Bazen gerilim öne çıkıyor, bazen gamsız kahkahalar meyhane duvarlarını dövüyor. Böylece Capossela, denizlerinden bir tanesine dinleyicilerini de sürüklemiş oluyor. 
Geçtiğimiz günlerde ise tekinsiz denizlerden geçip tanıdık limanlara geldi Capossela. Yeni albümü Rebetiko Gymnastas buzuki, caciki ve rakidan muteşekkül bir sofraya davet ediyor bizi. Asmaların altında, kollar havada, dizlerden kıra kıra dans ediyoruz. Bir elimizde şişe, ceketimiz omzumudan hafif düşer gibi. Havada bir acı, keder var ama bu acının, bu kederin içinde de eğlenmek, ahdetmek, ahdederken hep birlikte olmak mümkün. Parmaklarımızı şıklatırken dostlar alkışlarla tempo tutuyor Ege'nin ve denizin bu delikanlı ezgilerine. Capossela'nın Rebet tercihi bir tesadüften de öte: Bunalan Yunanlılara (ve bizlere) hatırlayın diyor sanki, sizi siz yapan günleri, sizi siz yapan ezgileri.Bu hatırlatma için Arjantin'e kadar gitmiş ve Mercedes Sosa ile Atahualpa Yupanqui'i almış yanına. Dimitris Patrinos ile kolkola girmiş, sene 1927. Daha Pulp Fiction çekilmemiş o zaman, ah habibi. Sovyet Rusya'ya uğrayıp elinde gitarla dolaşan bir Hamlet bulmuş.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder