Bazı fotoğraflar var ki insanın zihnine kazınıyor. Yıllar da geçse üstünden, yeniden gördüğünüzde fotoğrafın anlattıklarına, belgelediklerine ve hatta o ilk karşılaşmada hissettiklerinize geri dönüyorsunuz. Bir anda. Mesela aylar, yıllar sonra, buralardan çok uzakta, Meksika-ABD sınırındaki bir ırmakta çekilen bir fotoğraf buraları, her sabah baktığınız denizi, Alan Kurdi’yi size geri getirebiliyor. İçinize işleyebiliyor.
Olan biteni anlamaya yetmese de temsil etmeye, belgelemeye yarıyor fotoğraf. Her cebe giren sosyal medya kameraları ortalığı kaplasa da fotoğrafın etkisi, anlatma, temsil etme gücü devam ediyor. Ve sık sık denk geliyoruz, insanlık durumumuzu tek bir karede anlatabilen fotoğraflara: Savaştan önceki ve sonraki halleriyle Şam sokakları, otoyol talanından önce ve sonra Beykoz ormanları, otomobil sektörü çökmeden önce ve sonra Detroit işçi mahalleleri, yıkımdan önce ve sonra Sur, Amazon ormanlarının yıllar içindeki değişimi, insanın yıllar içindeki değişimi, büyüyen burnu, sarkan kulakları, feri giden gözleri...
Fotoğraf, insanın gündelik hayhuy içinde kaçırdığı, anlamadığı, alışıverdiği değişimleri, yok oluşları ya da ortaya çıkışları belgeleyiveriyor. Ama belgelemek anlamaya da anlatmaya da yetmeyebiliyor. Fotoğraf bazen de olan biteni örtmeye, flulaştırmaya, bakanı büyülemeye yarıyor.
Olan biteni anlamaya yetmese de temsil etmeye, belgelemeye yarıyor fotoğraf. Her cebe giren sosyal medya kameraları ortalığı kaplasa da fotoğrafın etkisi, anlatma, temsil etme gücü devam ediyor. Ve sık sık denk geliyoruz, insanlık durumumuzu tek bir karede anlatabilen fotoğraflara: Savaştan önceki ve sonraki halleriyle Şam sokakları, otoyol talanından önce ve sonra Beykoz ormanları, otomobil sektörü çökmeden önce ve sonra Detroit işçi mahalleleri, yıkımdan önce ve sonra Sur, Amazon ormanlarının yıllar içindeki değişimi, insanın yıllar içindeki değişimi, büyüyen burnu, sarkan kulakları, feri giden gözleri...
Fotoğraf, insanın gündelik hayhuy içinde kaçırdığı, anlamadığı, alışıverdiği değişimleri, yok oluşları ya da ortaya çıkışları belgeleyiveriyor. Ama belgelemek anlamaya da anlatmaya da yetmeyebiliyor. Fotoğraf bazen de olan biteni örtmeye, flulaştırmaya, bakanı büyülemeye yarıyor.